İlişkilerde ayrılığı başlatan taraf her zaman “daha güçlü” ya da “emin” taraf değildir. Özellikle kadınlar söz konusu olduğunda, terk etme kararı çoğu zaman uzun süreli içsel çatışmaların, duygusal doyumsuzlukların ve yıpranmışlığın sonucudur. Ancak bu karar her zaman bir rahatlama değil, zamanla pişmanlık duygusunu da beraberinde getirebilir.
Peki terk eden bir kadın ne zaman pişman olur? Bu pişmanlığın ortaya çıkmasına neden olan psikolojik dinamikler nelerdir? Araştırmalar ve klinik gözlemler, bu sorulara oldukça net yanıtlar sunmaktadır.
İlişkinin Niteliğine Dair Farkındalık Arttığında
Kadınlar genellikle bir ilişkiyi terk etmeden önce uzun süre duygusal çekilme, uzaklaşma, hayal kırıklığı ve içsel sorgulama yaşarlar (Gottman & Silver, 1999). Ancak bazı durumlarda, ayrılık sonrasında partnerin olumlu yönleri daha net fark edilmeye başlanır. Bu özellikle, partnerin değeri ancak kaybedildiğinde hissedildiğinde ortaya çıkar.
“İlişkinin içindeyken yıpranmıştım ama şimdi dışarıdan baktığımda onun bana olan sabrını daha iyi görebiliyorum.” – (Danışan ifadesi, anonimleştirilmiş)
Yeni Bir İlişki veya Bekârlık Döneminde Tatminsizlik Yaşandığında
Bağlanma kuramına göre (Hazan & Shaver, 1987), bireyler yeni bir bağlanma nesnesi bulamadıklarında ya da yeni ilişkide önceki kadar güven ve yakınlık hissedemediklerinde, önceki ilişkiye yönelik özlem ve pişmanlık duyguları tetiklenebilir.
Özellikle şu durumlar pişmanlığı artırabilir:
- Yeni ilişkide duygusal bağ kurulamaması
- Partnerin değersizleştirici ya da yüzeysel olması
- Yalnızlık hissinin beklenenden daha yoğun yaşanması
Bu noktada kişi, ayrıldığı partnerle olan ilişkinin aslında ne kadar derin ya da özel olduğunu fark edebilir.
Terk Etme Kararının Kriz Anında Alındığının Farkına Varıldığında
Araştırmalar, duygusal regülasyon becerileri düşük bireylerin, yoğun çatışma anlarında ani ayrılık kararları verebildiklerini göstermektedir (Linehan, 1993). Kadınlar da zaman zaman öfke, hayal kırıklığı veya çaresizlik anında ayrılık kararı verebilir.
Zamanla duygular yatıştığında ve mantıksal düşünce geri geldiğinde kişi şunu sorgulayabilir:
“Aslında ayrılmak istemiyordum, sadece beni anlamadığı için umutsuz hissediyordum.”
Bu tür farkındalıklar da pişmanlığın kapısını aralar.
Eski Partnerin Gelişim Göstermesi ve Hayatına Devam Etmesi
İronik bir biçimde, terk edilen partnerin psikolojik büyüme göstermesi, hayatını toparlaması ya da yeni bir ilişkiye başlaması da terk eden kadında pişmanlık duygularını tetikleyebilir. Bu, hem kaybın kesinleştiği hem de kişinin artık geri dönemeyeceğini fark ettiği an olabilir.
Bu evre, aynı zamanda terk eden kişinin kendi içsel eksiklikleriyle yüzleşmesini de beraberinde getirir.
“Ben yanında kalmayı başaramadım ama o şimdi mutlu gibi görünüyor.”
Bu tür düşünceler yalnızca kayba değil, kendilik algısına dair bir sorgulamayı da gündeme getirir.
Geçmişin İdealize Edilmesi ve Seçici Belleğin Devreye Girmesi
Ayrılıktan zaman geçtikçe, insanlar geçmişe dair olumsuz anıları bastırabilir, daha çok olumlu yönlere odaklanabilir. Bu “seçici hatırlama” eğilimi (Kahneman, 2011), pişmanlık duygusunu güçlendirebilir.
“Ne kadar güldüğümüzü, bana nasıl sarıldığını hatırlıyorum. Kötü günleri unutmaya başladım galiba.”
Bellek bazen iyileşmek için acıyı yumuşatır; fakat bu da kişide kararın yanlış verildiği algısını yaratabilir.
İlişkinin Temelinde Sevgi Olduğunun Geç Fark Edilmesi
Terk eden kadın bazen ilişki boyunca aldığı sevginin farkında değildir; çünkü bu sevgi alışkanlık hâline gelmiştir. Ancak bu sevgi başka hiçbir yerde aynı biçimde hissedilmediğinde, kişi geçmiş ilişkinin anlamını daha net kavrar.
Psikodinamik kuramda bu durum, “nesne sabitliği”nin kazanılmasıyla ilişkilidir: Sevilen nesne yokken bile onun içsel temsilinin duygusal etkisini sürdürebilmesi. Bu farkındalık da geç gelen pişmanlığı tetikleyebilir.
Kendinize Sorabileceğiniz Sorular
Ayrılık sonrası yaşadığınız duyguların gerçekten pişmanlık mı, yoksa başka psikolojik ihtiyaçların bir yansıması mı olduğunu anlamak için kendinize şu soruları sorabilirsiniz:
🔹 Kararımın Ardındaki Niyet Neydi?
- Ayrılık kararını hangi duygunun etkisiyle verdim? Öfke, çaresizlik, tükenmişlik?
- Bu kararı verirken gerçekten bitmiş bir ilişkiyi mi sonlandırdım, yoksa bir mesaj vermek ya da karşı tarafı değiştirmek için mi bu yolu seçtim?
- Eğer o an yeniden yaşansa, farklı davranır mıydım?
🔹 Şu An Özlediğim Şey Gerçekten O Kişi mi, Yoksa Bir Duygu mu?
- Onu mu özlüyorum, yoksa birlikteyken hissettiğim aidiyet, ilgi, temas gibi duyguları mı?
- Şu anki yalnızlık ya da belirsizlik duygusu, geçmişi idealize etmeme neden oluyor olabilir mi?
🔹 İlişkide Gördüklerim ve Görmezden Geldiklerim Nelerdi?
- İlişkide gerçekten mutlu muyduk, yoksa bazı sorunları yok sayıyor muydum?
- Şu an aklımda hep güzel anlar var. Peki zorlandığım tarafları ne kadar hatırlıyorum?
🔹 Gerçekten Geri Dönmek İstiyor Muyum, Yoksa Sadece Kaybetmenin Acısıyla mı Yüzleşiyorum?
- Şu anda geri dönmek istesem, neyin değişmesini isterdim?
- Partnerimle yeniden bir ilişkiye başlasam, aynı döngüyü yaşar mıyız?
🔹 Bu Pişmanlık Duygusu Bana Ne Anlatmaya Çalışıyor?
- Bu pişmanlık bana kendimle ya da ilişkilere bakışımla ilgili hangi içgörüleri sunuyor?
- Gelecekteki ilişkilerimde neyi daha farklı yapmak isterim?
Bu sorular, yalnızca geçmişi değil; şu anki duygusal durumunuzu ve gelecekteki ilişki tarzınızı da anlamanızı kolaylaştırabilir. Sorulara dürüst yanıtlar vermek, duygularınızı bastırmadan onları tanımak için önemli bir adımdır.
Sonuç: Pişmanlık, Her Zaman Geri Dönmek İstendiği Anlamına Gelmez
Terk eden kadının pişmanlığı karmaşık bir duygusal süreçtir ve her zaman bir “geri dönüş arzusu” içermez. Bazı durumlarda bu pişmanlık, kişinin kendisiyle, seçimleriyle ve geçmişiyle yüzleşmesine hizmet eder.
Ancak eğer bu pişmanlık duygusu çok yoğun yaşanıyor, hayat kalitesini etkiliyorsa ve kişi bu kararın ağırlığını tek başına taşıyamıyorsa, bir ilişki terapistiyle görüşmek, bu süreci anlamlandırmak ve duygusal iyileşmeyi desteklemek açısından çok kıymetlidir.
iliskipsikologu.com olarak, kararlarınızın ardındaki duygusal katmanları keşfetmeniz için yanınızdayız.
Referanslar
Gottman, J. M., & Silver, N. (1999). The seven principles for making marriage work. Crown Publishers.
Hazan, C., & Shaver, P. (1987). Romantic love conceptualized as an attachment process. Journal of Personality and Social Psychology, 52(3), 511–524. https://doi.org/10.1037/0022-3514.52.3.511
Kahneman, D. (2011). Thinking, fast and slow. Farrar, Straus and Giroux.
Linehan, M. M. (1993). Cognitive-behavioral treatment of borderline personality disorder. The Guilford Press.
Perel, E. (2017). The state of affairs: Rethinking infidelity. Harper.
Young, J. E., Klosko, J. S., & Weishaar, M. E. (2003). Schema therapy: A practitioner’s guide. The Guilford Press.
Bir yanıt yazın